Soğuk bir kış günü bir fincan sıcak çikolatalı süt tadında... A taste of chocolate milk in a very cold winter day...
Wednesday, November 22, 2006
Gunahkar
Ruhunun en korktugu seyi biliyordu, dile getirmedi hicbir zaman, hic kimseye, ama pesini birakmayan bu duygu hep icindeydi. Gunahlarini hatirlamak onu hep korkutmustu. Yapabilecegi tek sey vardi, ya gunahlarinin korkulari ile yuzlesecek yada gunahlarini gormezlikten gelecek, hayatini hep biryerlerde kaybolmus hissetmeye devam edecekti.
Birkac saat sonra, secimini yapmisti ve bunu kanitlayan biryerdeydi o an, affedilmek icin dua ediyordu. Hep korktugu seyi, aklindan ve kalbinden silmeye calisiyordu. Gunahkar olmak! Cocuklugunda hep Gunahkar olmamasi icin uyarilmisti, korkmasi, kacinmasi gerektigi anlatilmisti. Masumiyeti bilindigi icin hep gunah islemekten kacinmasi gerektigi soylenmisti belkide. Ellerini birbirine bagladi. Dizlerinin uzerine coktu. Alnini siki sikiya baglanmis ellerine dayadi. Bir tek o an da silinebilirdi Gunahlari, daha once hic yapmamisti bunu. Taslarin soguklugunu hissetti, dizlerinin coktugu. Goruyordu, siliniyordu, Gunahlari dokuluyordu etrafindan, yenilenmis olmayi diledi, diledi, istedi, butun kalbiyle, masum olmayi.
Mutlu olmak icin sectigi yol ona Gunahkarligi ogretmisti. Artik mutlulugu aramiyordu, bunun icin cok gecti. Ama hala bir umut vardi, Huzur icin. Gunahlarinin affedilmesini dilemek belki de Huzur'u getirirdi hayatina.
Yavasca yukseldi, gozleri islakti, omuzlari cokmustu ama kalbi ferahlamisti. Adimlarini hizlandirmadi disari cikarken, buyuk kapidan adimini attiginda gunesin isitan, sari isiklari karsiladi onu. Derin bir nefes aldi. O an, masumiyetinin ona geri verildigini anlamisti. Evine dogru yurudu. Varacagi yerde Huzur vardi artik.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
1 comment:
her gunahkar gibi, beni de heyecanlandirdi bunu okumak. mutluluk arayisinda gunahlarla kutsanmis, sonunda yuzunu "huzur"a donmus yine de gunahlarina siki sikiya bagli herkes gibi...
peki bunca kolay mi masumiyeti geri kazanmak? gunahlariyla yuzlesecek bir karakterden bahsediyoruz. alnini dayayip dua ederken bir bir ucup gidiverir mi gunahlar? cok daha siddetli olmaz miydi bu gercekte? yuzlesmek demek aci ve keder degil mi? hayatin tepetaklak olmadan neden kurtulup neye kavusabilirsin ve yuzlesmeler, arinmalar hep sancili gunlerin, aylarin, mevsimlerin sonucu degil mi?
gunahlardan kurtulmanin daha agir bir bedeli yok mu?
boyle dusundugum ve bu duygularla arinmaya cesaretim olmadigi icin mi gunahkarim ben?..
yine de masumiyeti yakaladigina inanmak isteyenlere -ben buna inanmasam da- eve donduklerinde huzuru bulmalarini diliyorum.
Post a Comment