Sokaktan gelen gecenler ne yapiyor diye bakiyorlar ve ellerine tutusturulan brosurlere goz
atiyorlardi. Hani ufak da olsa turkler seslerini duyurdular diyebilirim, turk basini icin tabi cunku hic yabanci basin yoktu.
Soğuk bir kış günü bir fincan sıcak çikolatalı süt tadında... A taste of chocolate milk in a very cold winter day...
Sicacik bir meltem yavas yavas yuzumu oksuyor, derin vadinin ortasindan akan suyun kenarina oturmusum. Eteklerimin kenarlari, ayaklarim bileklerime kadar soguk suyun icinde. Icim urperiyor bir an ama sakince dinliyorum suyun sesini.
Hissediyorum nefesim sikisiyor, birseyler kipirdiyor sanki icimde.
Birden, icimdeki yuzlerce kelebek yirtiyor govdemi. Ucusmaya basliyorlar etrafimda.
Aci hissetmiyorum, hafifliyorum. Gunesin piriltilari kamastiriyor gozlerimi, siki sikiya kapatiyorum. Her an daha cok isitiyor sanki gunes icimi. Kelebekler etrafimda, acip gozlerimi bakmaya cesaret ediyorum ve evet ucuyorum...ucuyorum...
Yaz yavas yavas hissettirmeye baslamisken kendini ben dayanamayip seksen bes gundur yazmadigim bloguma deri donuyorum. Tekrar herkese merhabalar... paylasmaya devam... :))
Bloguma tekrar yazmamdaki sebebim sadece Yaz degil.